Site icon Uzman Diyetisyen Emre Uzun

Soğan; Besin İçeriği, Etkileri, Faydaları, Yan Etkileri

Tüm sebzelerin sağlığa faydalı olduğu aşikardır. Ancak soğanın sağlık üzerine eşsiz faydaları bulunur. Dünya çapında hemen her yerde yetişebilen soğanın arpacık, kırmızı, mor, kuru, taze gibi birçok çeşidi vardır. Genellikle lezzet verici veya garnitür olarak kullanılan soğan, birçok mutfağın temel gıdalarındandır. Aynı zamanda soğanı diyete eklemek çok kolaydır. Birçok insan tarafından sevilir ve tüketilir. İçerdiği çeşitli vitaminler, mineraller, yüksek antioksidan ve kükürtlü bileşik içeriği sayesinde sağlık üzerine olumlu etkileri vardır.  

 

Soğan çoğunlukla su, karbonhidrat ve liften oluşur. 100 gram kuru soğan 40 kaloridir. Su oranı %89 iken 100 gramında içerdiği karbonhidrat miktarı 9.3 gramdır. 1.7 gram lif içerir. Bunların dışında 1.1 gram protein ve 0.1 gram yağ içerir. Soğan düşük kalorili, ancak C vitamini, B vitaminleri ve potasyum gibi besin maddelerinden yüksek miktarda içerir. Soğan, bitkisel bileşikler ve antioksidanlar, özellikle kuersetin ve kükürt içeren bileşikler bakımından da zengindir. Sarı veya kırmızı olanlar gibi renkli çeşitler, beyaz olanlardan daha fazla antioksidan içerir.

 

Soğan, iltihapla savaşan, trigliseritleri ve kolesterol seviyelerini azaltan antioksidanlar ve bileşikler içerir. Bunlar da kalp hastalığı riskini azaltır. Kuersetin, soğanlarda bolca bulunan bir flavonoid antioksidandır. Güçlü bir anti-enflamatuar olduğundan, yüksek tansiyon gibi kalp hastalığı risk faktörlerini azaltmaya yardımcı olur.

 

Soğanda bulunan kuersetin ve kükürt bileşikleri gibi spesifik bileşikler antidiyabetik etkilere sahiptir. Soğandaki kükürt, artan insülin üretimini tetikleyerek kan şekerini düşürmeye yardımcı olur. Kuersetinin tüm vücut kan şekeri düzenlemesini kontrol etmek için ince bağırsak, pankreas, iskelet kası, yağ dokusu ve karaciğerdeki hücrelerle etkileşime girdiği gösterilmiştir. Çiğ soğan hem tip 1 hem de tip 2 diyabetin kontrolüne yardımcı olur.

 

İçerdiği lif, sindirimi kolaylaştırırken prebiyotikler ise bağırsaklarınızda bulunan iyi bakterilerin gelişmesini sağlar. Soğan özellikle prebiyotik olarak inülin ve fruktooligosakkaritler bakımından zengindir. Bunlar bağırsaklarınızdaki dost bakteri sayısını artırmaya ve bağışıklık fonksiyonunu iyileştirmeye yardımcı olur.  Ayrıca fitokimyasallar da serbest radikalleri tutup mide ülseri riskini azaltır.

 

Soğan tümör büyümesini engelleyebilen fisetin, kuersetin, flavonoid antioksidanlar içerir. Soğan, kanser tedavilerinin bazı yan etkilerinin azalmasına da yardımcı olabilir. Yapılan bir araştırmada soğan tüketmenin, meme kanseri hastalarında insülin direncinin ve hipergliseminin azaltılmasına yardımcı olduğunu bulundu.

 

Soğanların oksidatif stresi azaltmaya, antioksidan seviyelerini artırmaya ve kemik kaybını azaltmaya yardımcı olduğuna inanılmaktadır, bu da osteoporozu önleyebilir ve kemik yoğunluğunu artırabilir. Yapılan bir araştırmada soğan tüketiminin menopoz  geçiren veya geçirmiş kadınlarda kemik yoğunluğunu arttırdığını bulundu. Soğan yiyen kadınların kalça kırığı riski, hiç soğan yemeyenlere göre yüzde 20 daha düşüktü.

 

Exit mobile version