Tüm İyileştirici Sistemlerin “Anası”: Ayurveda

Ayurveda sıklıkla, tüm iyileştirici sistemlerin “anası” olarak anılır. Bu, 5000 yıldan uzun bir geçmişe sahip olan ve Çin tıp sisteminden bile eskiye dayanan en kadim sistemlerden biridir. Kökleri Hindistan’daki Vedik kültüre dayanan Ayurveda, aslında Hindistan’daki bilge ve yaşlı kahinler olan rishi’ler tarafından, insanlığının tekrar sağlık, denge ve uzun yaşamı elde etmesine yardımcı olacak, eskimeyen bir bilgi sistemi olarak aktarılırdı. Ayurveda’nın amacı, sağlığı hastalıklarla savaşarak değil, denge ve uyum sağlamaya çalışarak kazanmaktır. Tedaviden ziyade korunma üzerinde durulur. Ayurveda’yı sadece dini bir inanç sistemi gibi görmek kolay olsa ve bu sistemin kökleri Vedik düşünce ve kültürüne uzansa da, aslında bu sürekli bir kritik düşünme, klinik gözlem ve deneyler sürecine dayanan ampirik bir tip sistemidir. Ayurveda’nın birkaç farklı tedavi düzeyi vardır. En temel düzey, hastaların kendi metabolik tiplerini, zayıflık ve üstünlüklerini anlamalarına yardımcı olunur ve hastalar kendi kendilerini basit diyet ve yaşam şekli değişiklikleri ile tedavi edebilme yeteneğine sahip olurlar. Uçucu yağlar kendi kendine tedavinin çok güçlü bileşenleridir.

 

Ayurveda’nın Yaşamdaki 4 Hedefi

  1. Topluma karşı görevlerin yerine getirilmesi
  2. Görevler yerine getirilirken sahip olunan şeylerin (servetin) biriktirilmesi (artırılması),
  3. Birisinin servetine yardım etmenin yasaya uygun arzularla tatmin edilmesi
  4. Yaşamda görevler, servet ve arzulardan daha fazlasının olduğunu farkına varılması

 

Beş Element Kuramı

Ayurveda’ya göre doğa ve insan arasında çok temel bir ilişki vardır. Doğa nasıl beş büyük elementten (boşluk, hava, ateş, su, toprak) oluşuyorsa bedenlerimiz de bu elementlerden oluşur. İnsan vücudundaki denge ve dengesizlikleri anlamada onların nitelikleri çok önemlidir.

Boşluk (Ether) Elementi: Berrak, hafif, ince ve yumuşaktır. Dünyada nükleer enerji olarak bulunur. Karşılık geldiği duyu organı kulaklar, duyusu ise sestir.

Hava Elementi: Rüzgarın tüm özelliklerini taşır: Soğuk, kuru, hafifi, berrak, pürüzlü, hareketli. Hava sürtünme kuvveti, buna bağlı olarak da elektrik enerjisidir. Duyu organı deridir ve duyusu dokunmadır.

Ateş Elementi: Sıcak, kuru, hafif, ince ve keskindir. Parlak bir enerjidir (ışık enerjisi); duyu organı gözlerdir ve hissi, biçimdir.

Su Elementi: Serin, akışkan, küt, yumuşak ve ağırdır. Su bir arada tutar; ayrıca bir çözücü ve eriticidir. Bu nedenle de kimyasal enerjiyle ilişkilidir. Duyu organı dil, duyusu tatmaktır.

Toprak Elementi: Ağır, küt, durağan, yoğun, kaba ve serttir. Enerjisi mekaniktir. Duyu organı burundur ve duyusu kokudur.

 

Üç Dosha: Düzenleyici Prensipler

Ayurvedik felsefede beş element, dosha olarak adlandırılan üç dinamik gücü biçimlendirmek için çifterli olarak kombine edilir. Dosha demek değişim içinde olan demektir, çünkü doshalar sürekli olarak dinamik bir dengede, birinden diğerlerine hareket eder. Doshalar temel yaşam güçleridir. Doshalar sadece canlı formda bulunur ve yaşamın oluşmasını sağlayan onların dinamizmleridir.

 

1. Vata (Boşluk/Hava)

Vata dosha boşluk ve hava elementlerinin birleşimidir. Hareket prensibi olarak Vata bedendeki hem zihinsel, hem de fizyolojik aktiviteleri düzenler. Beden bağırsaklardaki emilim hareketi, akciğerler aracılığıyla solunum, kalp atışı, uzuvların hareketleri ayrıca duygu ve düşüncelerin akışı gibi tüm hareket ve iletişimleri yönetir.

Dengeli olduğunda Vata yaratıcılığı, esnekliği, hafifliği ve neşeyi destekler. Dengesizliğinde korku, sinirlilik, endişe ve tedirginlik ortaya çıkar. Vata’nın özellikleri kuru, hafif, soğuk, sert, ince, hareketli ve berrak olduğu için, bu özelliklere sahip olan her şeyin vücuttaki Vata’yı yükseltme potansiyeli vardır.

Vata güçlerindeki aşırılık sinirliliğe, yüksek tansiyona, gaza ve endişeye yol açar. Vata güçlerindeki azlık sinir kaybına, tıkanıklığa, kabızlığa ve düşüncesizliğe yol açar.

 

Çözümler

  • Çorbalar ya da yulaf lapası gibi sıcak, pişmiş, hafif yağlı ve sıvı içeren Vata-düşürücü beslenme düzeni
  • Kan dolaşımı ve sindirimi destelemek için taze zencefil, kakule ve tarçınla yapılan sıcak çay içmek
  • Rutin ve düzenli yaşamla sağlanan istikrar (özellikle düzenli öğünler ve yatma saati)
  • Yeteri kadar dinlenmek
  • Düzenli nefes egzersizleri ve meditasyon

 

2. Pitta (Ateş/Su)

Pitta dosha ateş ve su elementlerinden oluşur. Pitta da bedendeki ve zihindeki tüm dönüşümleri yönetir. Vücutta sindirim, emilim ve yiyeceklerin dönüştürülmesi gibi tüm biyokimyasal süreçlerden sorumludur. Pitta’nın özellikleri sıcak, keskin, hafif, akışkan ve yağlıdır.

Pitta dengede olduğunda sağlıklı bir iştahı, canlılığı, sıcaklığı, ciltte ışıltıyı, keskin görüşü, zekayı ve anlayışı güçlendirir. Dengesizleştiğinde yılgınlık, öfke, nefret, kıskançlık ve vücutta genel bir iltihaba sebep olabilir.

Çok fazla Pitta ülser, hormonal dengesizlik, iltihaplı cilt (akne) ve coşku kaybına (öfke) neden olur. Pitta’nın çok az olması sindirim güçlüğüne, anlamada zorluğa ve metabolizmada yavaşlamaya yol açar.

 

Çözümler

  • Baharatlar, tuz, fermente gıdalar ve alkolden kaçınılan, serinletici, Pitta yatıştırıcı beslenme düzeni. Bunun yerine az miktarda sadeyağ (ghee) ya da hindistancevizi yağı gibi serinletici yağlar, salatalık, maş fasulyesi gibi baharatsız yiyecekler ve şeftali, kavun ve karpuz gibi sulu meyveler tüketmek.
  • İlkbahar ve yaz mevsimlerinde bolca taze yeşillik, ısırgan otu ya da diğer diğer karaciğer temizleyici gıdaları tüketmek.
  • Bol bol oda sıcaklığında su ya da hindistancevizi suyu içmek.
  • Reflü, hazımsızlık, yumusaş dışkı için; nane, gül ve meyankökü ile yapılmış serinletici çaylar içmek ve kimyon, kişniş, kakule, rezene, dereotu ve zerdeçal tercih edilmelidir.

 

3. Kapha (Toprak/Su)

Kapha dosha torak ve su elementlerinin birleşimidir. Beden ve zihinde tüm yapıyı, tutarlılığı, yağlama ve korumayı yönetir. Kapha, hücrelerimizi bir arada tutan zamktır; eklemlerimizi kayganlaştırır, cildimizi nemlendirir ve yaraların iyileşmesine yardımcı olur. Kapha’nın özellikleri ağır, soğuk, yağlı, akışkan, yoğun, yumuşaktır.

Kapha dengeli olduğunda kendini sevgi, sükunet, affedicilik, aynı zamanda çok iyi bir bağışıklık sistemi, güç ve dayanıklılık olarak ortaya koyar. Dengesizliğinde depresyon, bağımlılık, sahiplenme ve açgözlülüğe eğilim oluşur. Fiziksel olarak aşırı kilo, ödem ve kabızlık ya da muskulu dışkı görülür.

Çok fazla Kapha gücü sinüzlerde ve genizde, akciğer ve kolonlarda mukozanın artmasına neden olacaktır. Yeterli olmayan Kapha gücü, vücudun nefes alma ile ilgili bölgelerinde kuruluğa, mide yanmalarına ve konsantrasyon güçlüğüne sebep olur.

 

Çözümler

  • Süt, peynir, yoğurt ve dondurma gibi balgam ve sümük oluşumuna sebep olacak yiyeceklerden kaçınarak Kapha düşürücü bir beslenme düzeni uygulamak. Bunun yerine hafif, sıcak ve uyarıcı besinleri tercih etmek.
  • İlkbaharda bolca taze yeşillik, ısırgan otu ve enginar ya da karahindiba gibi diğer karaciğer temizleyici gıdaları tercih etmek.
  • Abur cubur yememek
  • Şeker ve tatlılardan kaçınmak.
  • Isıyı arttırmak ve dolaşımı iyileştirmek için zencefil, tarçın ve çok karanfilden yapılmış sıcak çay içmek.

 

Ayurveda’ya Göre Zihni Besleyen En İyi Satvik Gıdalar

  • Olgun üzüm, armut, şeftali ve incir gibi ağırlıklı olarak tatlı bir tadı olan taze organik meyveler.
  • Tatlı patates, balkabağı, havuç, kereviz kökü ve pancar gibi kök sebzeler.
  • Roka, ısırgan otu, karahindiba, ıspanak, pazı, nane, maydanoz ve dereotu gibi temizleyen ve vücuda alkali özellik kazandıran yeşil yapraklı sebzeler.
  • Suda bekletilmiş ve filizlendirilmiş kuruyemişler ve tohumlar, özellikle susam ve çiya çekirdeği, hindistancevizi, ceviz ve badem.
  • Çiğ süt ve taze peynir (lor, paneer, mozarella) gibi organik süt ürünleri.
  • Hindistancevizi yağı veya sadeyağ (ghee) gibi yüksek kaliteli yağlar.
  • Basmati pirinci, kinoa ve akdarı gibi hafif tam tahıllar.

 

Sık Görülen Hastalıklara Ayurveda’nın Yaklaşımı

Bağışıklık Sistemi Sağlığı

Soğuk Algınlığı ve Grip

Soğuk algınlığı ve gripten korunma:

  • Baharatları; sıcak, sıvı ve besleyici, mevsimler gıdaları kullanarak sindiriminizi güçlü tutun. Soğuk, ağır, işlenmiş ve bayat gıdalardan uzak durun, çünkü bunlar vücutta tıkanıklıklar yaratarak bakteriler ve virüsler için en uygun üreme alanı olan sümük ve balgam üretimine sebep olurlar.
  • Yemeklerinizde, özellikle de sindirim konusunda sıkıntılara sebep olabilecek soğuk, ağır ya da geç saatte yenen bir yemek yediğinizde, trikatu (toz halinde bulunan zencefil, karabiber, darıfülfül) baharat karışımını kullanın.
  • Taze zencefil, ıhlamur ya da adaçayı gibi ısıtıcı kış çayları için. Bu üç çay da sindirimin iyileşmesine ve bağışıklığın güçlenmesine yardımcı olur. Buzlu ya da soğuk içeceklerden uzak durun, ayrıca yiyecekleri buzdolabından çıkar çıkmaz yemekten kaçının.

 

Metabolizma Sağlığı

 

Obezite

Ayurveda diyet yapmayı önermez; bunun yerine, kişinin beslenme alışkanlıklarının kendine özgü metabolizma tipine göre ayarlamasını ve sindirime ve metabolizmaya yardımcı olacak bir beslenme düzeni kurmasını tavsiye eder.

  • Karaciğer ve bağırsakların uyarılması veya yağ yakımının artması için sabahları içinde yarım limon suyu ve bir tatlı kaşığı bal olan bir bardak ılık su için.
  • Trikatu baharat karışımı: zencefil, karabiber, darıfülfül (hepsinden eşit miktarda). Metabolizmayı güçlendirmek için yiyeceklerim üzerine bolca serpin.
  • Ayurvedik bir bitkisel karışım olan triphala guggul kilo vermek, toksinlerden arınmak ve metabolizmayı hızlandırma konusunda mucizeler yaratır.
  • Nefes egzersizleri: Bhastrika ve kapalaphati gibi ısıtıcı ve uyarıcı nefes pratikleri metabolizmanın güçlenmesine ve kilo vermeye yardımcı olur.
  • Yoga, pilates, yürüyüş, bisiklete binmek ve ağırlık kaldırmak, metabolizmayı güçlendirmek için harika aktivitelerdir.

 

Sindirim Sistemi Sağlığı

 

1. Gaz / Şişkinlik

Şişkinliğin birçok farklı sebebi olabilir. Bunlar genelde Vata dosha’yla, yanlış besin eşleştirmeleriyle ve bağırsaklardaki aşırı bakteri ve mantar artışıyla ilişkilidir.

  • Çiğ sebze ve meyvelerden kaçın. Karnabahar, brokoli ve lahana gibi turpgillerden sebzelerden kaçının.
  • Büyük taneli baklagillerden kaçının (kurufasülye, nohut bakla).
  • Dört hafta boyunca glütensiz beslenin ve süt ürünlerinden kaçının.
  • Meyveleri başka şeylerle (özellikle yoğurt ve peynirle) birlikte yemek ya da süt ürünlerini et veya balıkla tüketmekten kaçının.
  • Yemek pişirirken kimyon, rezene, dereotu, tarçın, kakule ve zencefil gibi gaz giderici baharatları kullanın.
  • Bağırsaklarda aşırı bakteri veya mantar (candida) üremesi varsa şekeri, kuru meyveleri ve tahılları azaltın ve antibakteriyel bitkisel karışımlar kullanın. Beslenmenize sarımsak, kekik, zerdeçal ve hindistancevizi yağı gibi güçlü mantar karşıtı besinler ekleyin.

 

2. Mide Yanması / Reflü

Mide yanması ve yüksek asit genellikle yükselmiş Pitta dosha ile ilişkilidir. Sebepleri stres, çok fazla yemek, yanlış besin eşleştirmeleri ve pizza veya hamburger gibi fast food yiyecekler veya börek, poğaça gibi sevilen pastane ürünleri gibi işlenmiş gıdalarla beslenmek olabilir.

  • Meyveleri başka şeylerle (özellikle yoğurt ve peynirle) birlikte yemek ya da süt ürünlerini et veya balıkla tüketmekten kaçının.
  • Domates, turunçgiller, acı baharatlar, turşu, kahve ve alkol gibi Pitta yükseltici besinlerden kaçının.
  • Yemeklerden önce Ayurvedik bir bitki karışımı olan Avipattikar churna’ dan yarım tatlı kaşığı alınması mucizeler yaratabilir. Bunun yerine, yemeklerden önce 1-2 tane meyankökü tableti (DGL) de alabilirsiniz.

 

3. Kabızlık

Kabızlık da gaz ve şişkinlik gibi genellikle yüksek Vata dosha’dan kaynaklanır. Fakat diğer beden tiplerinde de lif ve su açısından eksik beslenme biçimi yüzünden ortaya çıkabilir.

  • Çorbaları ve yağı biraz daha fazla olan tencere yemekleri gibi sıcak veya sulu yemekleri tercih edin.
  • Yatarken yarım bardak sıcak suyla birlikte 1 tatlı kaşığı triphala alın. Triphala, Ayurveda’daki en ünlü bitkisel ilaç ve önemli bağırsak yenileyicidir.

 

4.  Huzursuz Bağırsak Sendromu (IBS)

Ayurveda’ya göre IBS sebebi; Vata’nın kalın bağırsaktaki Pitta’yı itmesi ve endotoksin birikimidir. Sıklıkla ciddi kramplar, şişkinlik ve ishal ile kabızlık arasında gelgitler görünür.

  • Glüten, süt ürünleri, mısır, soya, yumurta ve alkol gibi tetikleyicileri hayatınızdan çıkartın.
  • Vata ve Pitta dengeleyici bir beslenme biçime odaklanarak çiğ gıdalardan, büyük taneli bakliyattan ve turpgillerden uzak durun. Bunların yerine yulaf lapası, çorba ve tencere yemekleri gibi sıcak ve pişmiş yemekleri tercih edin.
  • Meyveleri başka şeylerle (özellikle yoğurt ve peynirle) birlikte yemek ya da süt ürünlerini et veya balıkla tüketmekten kaçının.
  • Yemek pişirirken kimyon, rezene, dereotu, tarçın, kakule ve zencefil gibi gaz giderici baharatları kullanın.

 

Write a comment