Prematüre Bebeklerde Görülen Özellikler & Prematüre Bebek Beslenmesi̇

Prematüre Bebekleri̇n Beslenmesi̇

Prematüre bebek, 37. gebelik haftasını tamamlamadan yani beklenen doğum tarihinden 3 haftayı aşkın süre önce dünyaya gelen yeni doğanlar için kullanılan bir terimdir. 

 

Doğum zamanı bir bebeğin ne kadar erken doğduğuna bağlı olarak sınıflandırılabilir:

  • Geç preterm doğum: 34 ila 36 haftalar arasında süren gebelikten sonra gerçekleşen doğumdur. Bu haftalarda erken olarak doğan yeni doğanlara sınırda prematüre bebek adı verilir. Prematüre doğumların çoğu, geç preterm olarak gerçekleşir.
  • Orta preterm doğum: Doğum 32 ila 34. gebelik haftaları arasında gerçekleşir. Bu haftalarda doğan bebeklere orta derece prematüre bebek denir.
  • Erken preterm doğum: 32 haftadan daha kısa süren bir gebelikten sonra doğum gerçekleşir. 24 ila 31. gebelik haftalarında doğan prematüre bebeklere ileri derecede prematüre bebek denir. Bu bebeklerde sağlık sorunları görülme riski çok yüksektir.

 

Prematüre Bebeklerde Görülen Özellikler:

  • Vücudun küçük olmasına karşın orantısız bir şekilde büyük baş
  • Zamanında doğan bebeklere göre daha az yağ depolanması nedeniyle yuvarlak olmayan keskin görünümlü vücut hatları
  • Tüm vücudu kaplayan ve lanugo adı verilen ince sarı tüyler
  • Düşük vücut ısısı. Özellikle doğumdan hemen sonra depolanan yağ eksikliği nedeniyle doğum odasında tespit edilebilir.
  • Nefes darlığı ya da solunum güçlüğü
  • Emme ve yutma reflekslerinde yetersizlik

 

Prematüre Bebek Beslenmesi̇

Bebeğin doğum haftasına göre ilk günler damar yolu ile protein, şeker ve yağ desteği yapılabilir. Aynı zamanda çok az miktarlarda anne sütü de başlanır. Yoğun bakımda yatan bebekler emme-yutkunma refleksleri gelişinceye kadar ağız veya burundan mideye inen sonda yoluyla beslenebiliyor. Sadece küçük prematüreler değil en büyük prematüre grubunu oluşturan ve “geç prematüre bebek” diye ifade edilen 34-37 hafta arasında 2000-2500 gram civarında doğan bebeklerin beslenmesi de sıklıkla sorun yaratabilir. Bu bebekler zamanında doğan bebeklere göre daha uykulu, daha güçsüz olup memeye yerleşmede zorlanırlar. Açlık, tokluk, sakinleşme için gereken sinirsel gelişimleri tam değildir. Etrafta aşırı uyaran olması, bu bebekleri olumsuz etkiler.

Günde 10-12 kez emmek isterler. Emzirme yeterliliği, tartı değişiklikleri, idrar-dışkı sıklığı yakın takip edilmelidir. Bu bebeklerin annelerinin her emzirmeden sonra özellikle göğüslerini elle sağmalarının (İlk 3 gün>günde 5 kez) süt yapımını artırdığı gösterilmiştir. Bu anne ve bebekler taburcu sonrasında normalde doğmaları beklenen zamana kadar yakından takip edilmelidirler. 

Daha küçük prematüre bebeklerde yani 34 haftadan erken doğan bebeklerde sorunlar daha da fazladır. Emme ve yutma refleksleri henüz gelişmemiş olduğundan 32-34 hafta arası bebekler mide sondası ile daha küçük bebekler ilk günlerde damar yoluyla; sonra mide sondası ile ve bebek emmeyi yutmayı öğrendikçe ağızdan beslenirler. 

 

TPN Beslenme:

Çok düşük doğum ağırlıklı prematüre bebeklerde intravenöz glukoz infüzyonuna doğumdan sonra en kısa zamanda başlanması gerekmektedir. Amino asitlere ilk 12 saatte, yağ solüsyonlarına 24-48 saatte; enteral trofik beslenmeye ise ilk 24 saatte başlanması gerekir. Trofik beslenme yaşamın ilk günlerinden itibaren günde 5-25 ml/kg besinin 5-10 gün boyunca ağızdan ya da nazogastrik tüple verilmesidir

  • . Total parenteral beslenmenin (TPN) uygun şartlarda kullanılması bu bebeklerde enfeksiyonu azaltır, hastanede kalış süresini kısaltır ve uzun dönemde büyüme geriliği insidansını azaltıp, nörogelişimsel morbidite dahil tüm morbiditeyi düzeltir.

 

Karbonhidrat:

Karbonhidratlardan glikoz, yeni doğanın ana enerji kaynağıdır. Glikojen olarak depolanır; ancak glikojen esas olarak üçüncü trimesterde depolandığı için prematüre bebeklerde miktarı çok yetersizdir. Diğer enerji kaynaklarından olan ketonlar, yağ depolarının yetersizliği nedeniyle az miktarda bulunur. Bu yüzden prematüre bebekler, enerji metabolizması için yüksek ve devamlı glikoz desteğine ihtiyaç duyarlar.

 

Protein:

Prematüre bebekler, her gün protein depolarının %1’ini kaybederler. Katabolizmanın azaltılması için en azından 1 gr/kg/gün amino asit solüsyonu ile başlanması gerekir. 

 

Yağlar 

Vücudun yağ ihtiyacı; TPN’de hücre yapı ve fonksiyonu, beyin gelişimi, retina gelişimi ve fonksiyonu ve normal büyüme ve gelişme için esas olan poliansatüre yağ asitlerini içeren (PUFA) nötral trigliserit solüsyonları ile sağlanır. Yağ solüsyonları %10’luk ve %20’lik olarak bulunur. 

 

Mineraller ve Vitaminler:

Prematüre bebekler diğer bebeklere göre daha fazla miktarda vitamin ve minerallere ihtiyaç duyarlar. Özellikle preterm bebekler için geliştirilen formüller ve anne sütü zenginleştiricileri bebeklerin ihtiyaçlarını karşılamak için daha fazla vitamin ve mineral içermekte ve çoğu durumda suplementasyon ihtiyacını ortadan kaldırmaktadır.

 

Enteral Beslenmeye Geçiş: 

Tam enteral beslenmeye geçiş yavaş olur ve en az iki haftayı bulabilir. Enteral beslenme arttıkça, TPN azaltılır. Erken enteral beslenen bebekler kalsiyum fosfor dengesini daha rahat sağlarlar ve bu bebeklerin alkalen fosfataz değerleri sadece TPN ile beslenen bebeklere göre daha düşüktür. Ayrıca metabolik kemik hastalıkları da bu bebeklerde daha az görülür.

Enteral beslenme tercihi İlk besin olarak suyun seçilmesi bağırsak hareketliliğini sağlarken tokluk cevabı oluşturmaz. Bağırsak mukozası üzerinde trofik etkisi olduğu düşünülen gastrik inhibitör; peptit su verilen bebeklerde, mama verilen bebeklerdeki gibi artmaz.

Bir yorum Yaz